The ancient art and science of pranic healing and arhatic yoga

Mang Nenet

Mang Nenet

MCKS’nin Mang Nenet ile Tanışması

1972 yıllarında, Samuel MCKS’yi Mang Nenet ile tanıştırdı. Mang Nenet’in babası tanınmış bir şairdi. Cebu’daki iki vâli için sekreterlik yapıyordu ve Filipinler’in Cebu şehrindeki ilk Teosofi Derneği’ni kuran kişiydi. Anlatılanlara göre, Mang Nenet’in ruhsal öğretmeni babasıydı ve onun öğretmeni de Hintli bir swami idi. Bu Hintli swami öğretmen ile fiziksel olarak tanışıp tanışmadığı bilinmiyor. Mang Nenet’nin babası fiziksel bedenini terk ettiğinde, Mang Nenet henüz bir çocuktu.

Mang Nenet hukuk okudu ve avukat oldu. Koyu bir Katolikti ve düzenli olarak tespih duası yapardı. Kullandığı şifa tekniğinin Latince adı dua ile şifa olan oracion idi. O da duru görü sahibiydi ve hem babası hem de birkaç ruhsal öğretmen ile telepatik iletişim hâlindeydi.

Mang Nenet, bir liste ezoterik kitap aracılığı ile öğrencilerine düzenli olarak ders verir ve onları eğitirdi. Bu dersler yıllarca sürdü. Öğrenme üzerine, ezoterik bilginin biriktirilmesi üzerine ve öğrencilerinin zihinsel gelişimi üzerine çok vurgu yapardı.

Mang Nenet, tılsım yapmak üzerine ustaydı. Kendisini sürekli kötü hisseden ve enerjisel olarak saldırıya uğradığını düşünen bir adam vardı. Mang Nenet ona koruyucu bir muska verdi. Adamın sağlık problemleri yok olmuştu.

Bir gün bu adam inanılmaz bir sırt ağrısı yaşadı ve üç gün boyunca hareket edemedi. Sonrasında bir kişi ona, Mang Nenet’in fiziksel bedenini temelli olarak terk ettiğini bildirdi. Görünen o ki, Mang Nenet vefât ettikten sonra, muska gücünü yitirmişti. Mang Nenet çok nazik bir insandı, öğrencilerine karşı çok şefkatli idi ve onları yıllarca yetiştirdi. Mang Nenet, fiziksel bedenini 29 Kasım 1999 tarihinde terk etti.

Samuel’in Mang Nenet ile Tanışması

1971 yılının sonlarına doğru, sekiz kişilik ezoterik bir grup ile tanışmaya davet edilmiştim ve “Nenet” olarak tanınan Mang Nenet ile orada tanıştım. Ve de “Mike” olarak tanınan Mang Mike ile. Mang Nenet duru görü sahibiydi. Dua ile iyileştiriyordu. O sabah eğitimi veren Mang Nenet idi ve ruhsal bir adayın aydınlanma yolunda karşılaşacağı farklı yollar ve imtihanlar hakkında konuştu. Ben onu dinlerken grubun diğer üyeleri auramı okumaya çalışıyordu. Mang Nenet’in eğitimi bittikten sonra gruptakilerin hepsi, onları istediğim zaman ziyaret edebileceğin konusunda hemfikirdi. Bana içsel âlem hakkında öğrenmek istediğim her şey hakkında yardım edebileceklerini söylediler.

Mang Nenet, kendisinin gençken tam manasıyla bir beşer olduğunu söylerdi. Çoğu genç insan gibi sigara ve içki içerdi ve kadınların peşinden koşardı. Hayatının ilerleyen yıllarında, Ruhsal Öğretmen’i (fiziksel bir bedeni olmayan) onunla iletişime geçti ve ruhsal yolda ilerleyebilmesi için ona bu kötü alışkanlıklardan kurtulması gerektiğini söyledi.

Bu hikayeyi paylaşıyoruz çünkü, eğer Mang Nenet kendisini ruhsal olarak dönüştürebildiyse, sıradan insanlar da kötü alışkanlıklarından kurtulup ruhsal olarak dönüşebileceklerdir. Mang Mike ile samimiyetim ilerledikten sonra, onu sıkça ziyaret etmeye başladım. Bir keresinde bana takmam için bir muska hazırlamıştı. Bu muskanın benim ruhsal tekâmülümü hızlandıracağını söylemişti. Bu muska beni çok rahatsız etmesine rağmen birkaç gün içerisinde alışabilmiştim. Üzerinden çok zaman geçmemişti ki, insanların düşüncelerini duyabilmeye başlamıştım, sanki sesler bir küpün içinden geliyor gibiydi.

Aylar sonra bana bir muska daha vermişti ve bunun da, olur da birisi bana ateş ederse mermiyi durdurabileceğini söylemişti.

Bu muskanın etkisini yıllar sonra tecrübe edebilmiştim. Bir grup paramiliter birlik bana ateş açmıştı fakat tabancaları ateşlenmedi. Kurşunları namludan çıkartıp otomatik silaha geçmek zorunda kaldılar. İkinci kez ateş ettiklerinde yine tabancalar ateşlenemedi. Üçüncü kez deneyeceklerken, beni bir mühendis olarak bilen liderleri onlara durmalarını söyledi. Hâlâ hayatta olduğum için Allah’a ve Mang Nenet’e, korunmam gerektiği öngörüsünde bulunduğu için şükrettim. Bana o muskayı verdiği için minnettardım çünkü eğer vermeseydi bedenim kurşunlarla delik deşik olacaktı.

1972 yılının sonlarına doğru bir gün MCKS’nin evindeydim. Bana Cebu şehrinde tanıdığım başka bir duru görü sahibi olup olmadığını sordu. Ben de ona “Evet, Mang Nenet adında birisini tanıyorum” dedim. MCKS bana o kişiyi arayıp bir randevu alıp alamayacağımı sordu. 1 hafta sonra, onu, aşram (dergâh) olarak da kullandığı evinde ziyaret ettik. MCKS’yi Mang Nenet ile tanıştırdıktan sonra, Mang Nenet’in yüz ifâdesi, MCKS ile tanışmaktan çok memnun olduğunu gösteriyordu. O günden sonra MCKS her vakti olduğunda Mang Nenet’i ziyaret etti.

Benim Mang Nenet ile görüşmelerim kısıtlıydı. Onun, eğitim vermek dışında uğraşması gereken bir işi vardı. Dolayısıyla görüşmelerimiz ya sabah çok erken saatte ya da akşam oluyordu, çünkü aksi taktirde müridlerine ayıracak çok az vakti kalıyordu.

Mang Nenet çok gizemliydi. Bana babası hakkında birçok şey anlatmasına rağmen kendisi hakkında hiçbir şey anlatmamıştı. Bana babasının bir yere ışınlanmak istediği zaman, o yerin bir fotoğrafını oluşturduğunu ve o fotoğraf aracılığı ile o yere varabildiğini anlatmıştı.

Başka bir olayda ise Mang Nenet’in babası deniz kenarındaydı ve şiddetli bir yağmur başlamak üzereydi. Tuz üreticileri, gün boyunca topladıkları tuzu toparlamaya uğraşıyorlardı fakat bunu yağmur bastırmadan yapamayacakları belliydi. Bunu gören Mang Nenet’in babası, sanki bir şeyler kaldırmak ister gibi ellerini yukarıya doğru açtı. Bulutlar çok koyu renkte ve yağmur başlamış olmasına rağmen tuzların olduğu alanların üzerine bir damla bile yağmur düşmedi. Tuz üreticileri tuzlarını barınaklara götürdükten sonra, ellerini aşağıya indirdi ve ardından yağmur yere düştü.

Bir öğleden sonra Wesak Festivali için Mang Nenet’in evine meditasyon yapmaya gitmiştik. Bana balkonda meditasyon yapmamı söyledi çünkü salon, müridleri için ayrılmıştı. Fakat MCKS’ye salonda meditasyon yapabileceğini söylemişti.

Yaklaşık 1 saat sonra gruptakiler bana onlara salonda katılmamı söylediler. Wesak Meditasyonu esnasında duru görü ile gördükleri şeyleri tartışıyorlardı. MCKS, duru görüsü esnasında, kendisini Lord Buda’nın kocaman bedeni önünde süzülen küçücük bir sivrisinek gibi hissettiğini belirtti. “Lord Buda’nın bedeninden oklar saçılıyor gibiydi” dedi. MCKS, sonrasında Lord Buda’nın bedeninden çıkan bu “okların” birer ışık ışını olduğunu anlamıştı.

Mang Nenet, MCKS`ye ifadesinin doğru olduğunu söyledi. Onun da kendisini Wesak Festivaline yansıttığını ve gördüğünün MCKS’nin gördüğü ile aynı olduğunu belirtti. Mang Nenet’e göre o oklar aslında Lord Buda’nın dünyaya gönderdiği rahmetlerdi. Lord Buda’dan yansıyan rahmet veya ışık, MCKS’nin beyni tarafından oklar olarak yorumlanmıştı. İşte bu, bir müridin karşılaşabileceği olası problemlerden bir tanesidir- yani fiziksel beynin içsel tecrübeleri kısmî bir şekilde çarpıtması.

Kaynaklar:

  1. The Origin of Modern Pranic Healing and Arhatic Yoga yazar Master Choa Kok Sui